Gürcistan sınırları içinde düşen Türk Hava Kuvvetleri’ne ait C-130 askeri kargo uçağında 20 askerimizin şehit olması, Türkiye’yi yasa boğarken, kazanın nedenine ilişkin yürütülen çalışmalar tüm yoğunluğu ile devam ediyor. Olası senaryolar kamuoyunda tartışılırken, Emekli Hava Korgeneral Dr. Erdoğan Karakuş, sürece dair dikkat çeken değerlendirmelerde bulundu. Karakuş, “Vurulmuş olabilir ama şu aşamada kesin konuşamayız” diyerek hem ihtimallere hem de bölgedeki jeopolitik durumlara işaret etti.
“Kesin bir hüküm kurmak mümkün değil”
Kazanın ardından gözler uzmanlara çevrilirken, Emekli Hava Korgeneral Karakuş, olayla ilgili belirsizliğin sürdüğünü vurguladı. Türk C-130’unun Gürcistan hava sahasında 27. dakikada sinyalsiz şekilde radardan kaybolması, soru işaretlerini artırsa da Karakuş, mevcut verilerin netleşmeden yorum yapmanın sağlıklı olmayacağını söyledi.
Karakuş, olası tüm senaryoların titizlikle araştırılması gerektiğini belirterek, “Şu anda vurulma ihtimali dahil hiçbir ihtimali tamamen dışlayamayız. Ancak elimizde kesin bir veri yok” ifadelerini kullandı.
Bölgedeki gerilim ve Zengezur etkisi
Karakuş, değerlendirmesinde yalnızca kazaya değil, kazanın gerçekleştiği coğrafyaya da dikkat çekti. Zengezur Koridoru tartışmalarının bölgede tansiyonu artırdığını vurgulayan deneyimli komutan, Rusya, Ermenistan ve bölgedeki diğer aktörlerin tutumuna işaret etti:
“Zengezur Koridoru, bazı ülkeler açısından rahatsızlık kaynağı. Rusya bu koridora karşı. Ermenistan içinde de ciddi bir karşı duruş var.”
Ayrıca Ermenistan’ın Hindistan’dan aldığı yeni hava savunma sistemleri ve bölgedeki askeri hareketlilik de hatırlatıldı. Kazanın yaşandığı yerin Ermenistan sınırına çok yakın olması, uzmanların radarında önemli bir detay olarak öne çıkıyor.
Karakuş’tan tarihsel bir hatırlatma: 1976 olayı
Emekli Korgeneral, olası saldırı ihtimaline ilişkin konuşurken geçmişte yaşanan dikkat çekici bir olayı da gündeme getirdi. 1976’da Sovyetler Birliği tarafından Kars yakınlarında düşürülen Türk savaş uçağını hatırlatarak, “Bu tür olaylar tarihte yaşandı. Kesinleşmeden ihtimalleri yok sayamayız” dedi.
Aynı şekilde Muavenet gemisinin ABD donanmasına ait bir gemi tarafından vurulmasını da anımsatarak, askeri havacılık ve denizcilikte bu tür olayların tamamen istisna olmadığını belirtti.
“Araştırma tamamlanmadan hiçbir ihtimal dışlanamaz”
Karakuş, olayın aydınlatılması için yürütülen kaza kırım incelemelerinin önemine dikkat çekti.
Karakutunun bulunması, uçağın düşüş anına ve kokpit içi kayıtlarına ışık tutacak en kritik unsur olarak değerlendiriliyor.
“Bilimsel araştırma tamamlanmadan kesin konuşmak doğru olmaz. Tüm ihtimaller masada kalmalı.”
diyerek sürecin objektif bir şekilde ilerlemesi gerektiğini vurguladı.
Kazanın kilidi: 27 dakikanın sırrı karakutuda
C-130 uçağının kalkıştan yalnızca 27 dakika sonra, herhangi bir acil durum çağrısı yapmadan radardan kaybolması, uzmanlara göre kazanın çözümünde en belirleyici detaylardan biri olacak.
Karakutunun incelemeye alınmasıyla birlikte;
Uçuş sistemlerinde teknik bir arıza yaşanıp yaşanmadığı,
Kokpit ekibinin son konuşmaları,
Uçağın düşmeden önce herhangi bir dış etkiyle karşılaşıp karşılaşmadığı
gibi kritik bilgiler ortaya çıkacak.